Yaşama Saygıya EVET! Termik Santrallere HAYIR!!

31 May 2010

Termik Santral Trajediyi Arttıracak

Aliağa Belediyesi tarafından düzenlenen 20. Emek ve Barış Şenliklerinin son gününde düzenlenen “Termik Santraller ve Çevresel Etkileri” konulu panelde Konuşan CHP Grup Başkan vekili ve İzmir Milletvekili Kemal Anadol, “Halkın Çevre bilinci olması yetmez, tepki koyacak gücü geliştirmesi önemlidir” dedi.
Termik Santraller ve Çevresel etkileri konulu Panel Aliağa Sahil Kafeteryada yapıldı. Bakırçay Çevre platformu Dönem Sözcüsü Yakup Öztürk’ün Sunduğu panele konuşmacı olarak CHP Grup Başkan vekili ve İzmir Milletvekili Kemal Anadol, yazar Hüseyin Yurttaş, DEÜ Halk Sağlığı Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Soysal ve Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Sinan Fahlioğulları katıldı.
Toplantıyı CHP Grup Başkan vekili kemal Kılıçdaroğlu ve Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz birlikte izledi.
“SANAYİLEŞMEK, ENAYİLEŞMEK DEMEK DEĞİL”
Aliağa Sahil Kafeteryada düzenlenen Panelde konuşan Anadol, “Biz Sanayileşmeye karşı değiliz. Ama sanayileşmek, enayileşmek demek değildir” dedi.
1989’da Aliağa’da yapılmak istenen termik santrale karşı verilen hukuk mücadelesini katılımcılarla paylaşan Kemal Anadol, “Doğayı katletmeyi sanayileşmek sanıyorlar. Termik Santrallere artık son verilmelidir. Türkiye sanayi yatırımlarında, santral yatırımlarında yanlış yer seçimlerine son vermelidir.” dedi.
‘’TÜRKİYE’NİN ÇEVRE POLİTİKALARININ YENİDEN BELİRLENMESİ ŞART’’
Hüseyin Yurttaş; “Aliağa’da yıllardır yanlış sanayileşme politikası sonucu hava, su, deniz toprak kirlendi. Bacaların filtreleri 30 yıldır çalıştırılmıyor. Yöre halkı kanserden ölürken hiçbir şey yapılmıyor. Türkiye’nin çevre politikalarının yeniden belirlenmesi şart. Kimin kime gücü yetiyorsa bir şey yapıyor. İşte Aliağa’nın hali ortada” dedi.
“Mücadelemiz sonuna kadar sürecek çünkü biz bu kirliliği hak etmiyoruz” diye konuşan Yurttaş, Aliağa’daki sanayi kaynaklı kirliliğin Manisa’dan Urla’ya kadar geniş bir bölgeyi etkilediğini kaydetti. 
‘’SİGARA’YI FABRİKANIN ÖNÜNDE Mİ İÇELİM İÇİNDE Mİ?’’
Yazar Hüseyin Yurttaş konuşmasında, Sigara yasağına da değinerek, “Aliağa’da çevreye ölüm saçan, insan ve çevre sağlığını 30 yıldır hiçe sayan sorumsuzluklar sürüyor. İçki yasaklarından önceki son aşama olan Sigara yasağını hepimiz biliyoruz. Ben soruyorum; bir kahvehanede sigara içmek yasak ama Aliağa’dan koskoca bir bölge her an zehir soluyor. Hükümet küçücük bir köy kahvesinde içilen sigarayı yasaklıyor ama çevreyi kirleten fabrikaya bir şey demiyor. Aliağa ağır sanayi bölgesinde hangi fabrikanın önünde sigara içebiliriz? Sigara içmek buradaki fabrikanın içinde mi yasak yoksa dışında mı?” dedi
‘’ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR BÜYÜK TEHDİT ALTINDA’’
 Toplantının konuşmacılarından DEÜ Halk Sağlığı Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Soysal ise Aliağa bölgesindeki kirlilik en çok çocuklar ve yaşlıları tehdit ediyor. Menemen Ovası, Aliağa kaynaklı asit yağmurlarıyla zarar görüyor. Emisyon izni olmadan bir tesisin çalışması T.C yasalarına göre mümkün değil ama Aliağa’da çalışıyor. Kurulacak yeni termik santraller bölgedeki trajediyi arttıracak. Türkiye’nin biran önce rüzgar, güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi gerekiyor” dedi.
DÜNYANIN GERÇEK KRİZİ: İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
 Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Sinan Fahlioğulları ise dünyanın gerçek krizinin ekonomik değil, küresel ısınma ve iklim değişikliği olduğunu söyledi. Fahlioğulları, “Hızla iklim felaketine gidiyoruz. Aliağa’da kurulacak bir termik santralin sadece bölge halkına değil, tüm insanlığa zararı olacak. Atmosfere salınan sera gazlarının en büyük sorumlusu termik santrallerdir. Aliağa’ya kurulacak santral aslında insanlığın sorunu” dedi.
Tarih : 18.08.2009            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder