Yaşama Saygıya EVET! Termik Santrallere HAYIR!!

6 Tem 2010

Termik santrale karşı dava

İzmir'in Aliağa ilçesinde kurulması planlanan termik santrale ilişkin Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu raporunun iptali istemiyle dava açıldı.




İzmir- Aliağa'da bir Türk firma tarafından kurulması planlanan termik santralin yapımına karşı çıkan Foça Çevre Platformu (FOÇEP) ve Bakırçay Çevre Platformu (BAÇEP) üyeleri, Aliağa Adliyesi'ne gelerek dava dilekçelerini verdi.

Her iki platform adına ortak açıklama yapan davacı avukatı Hasan Namak, Aliağa'nın mevcut sanayi kuruluşları nedeniyle bu noktada kapasitesini doldurmuş olduğunu ifade etti.
Gelişmiş ülkelerin terk ettiği teknolojiyle Aliağa'da kömüre dayalı termik santral kurulmak istendiğini ileri süren Namak, şu görüşleri ifade etti:
''Bir yandan madenler, hidroelektrik santraller, termik santraller ve bir yandan da nükleer santraller ile uluslararası sermayenin saldırısı altındayız. Bu sermayeler yer altı ve üstü kaynaklarımızı bütünüyle sömürecek ve tarifi mümkün olmayan çevre sorunları doğuracaktır. Buna karşı ulusal bilinçle ve yaşam savunuculuğu bilinci ile bu mücadeleyi burada başlatmış bulunuyoruz.''


Lisans verilmemesi için EPDK'ye başvuru

Aliağa Demokrasi Platformu Dönem Sözcülüğü adına Aliağa Petrol-İş Sendikası Mali Sekreteri Cemal Topçu da Aliağa Nemrut Sanayi Bölgesinde yer alan işletmelerin Aliağa ve Foça bölgesine her geçen gün telafisi olmayan zararlar verdiğini iddia etti.

Kurulması planlanan termik santralin bölge açısından ''çevresel bir felaket'' olacağını belirten Topçu, 17 Haziran'da ÇED olumlu raporu verilen santral için şu an Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından lisans verilmesi aşamasına gelindiğini, bunu önlemek için FOÇEP ile işbirliği içerisinde topladıkları 4 bin imzalı dilekçeyi EPDK'ye gönderdiklerini, ayrıca imza kampanyasına devam ettiklerini bildirdi.


AA - 6 Temmuz 2010

ALİAĞA'DA TERMİK SANTRALE DAVA

İzmir Barosu, Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Karşıyaka Belediyesi Çevre ve Orman Bakanlığı aleyhine, İzmir'in Aliağa İlçesi'nde termik santral kurmak isteyen ENKA Enerji A.Ş.'ye verilen ÇED olumlu raporunun yürütmesinin durdurulması ve iptali için dava açtı.

Ağır sanayi tesislerinin yarattığı kirlilikle boğuşan İzmir'in Aliağa İlçesi'nde 2 yıl önce başlayan termik santral tartışması yeniden gündeme geldi. ENKA tarafından İzmir'in Aliağa İlçesi'ne bağlı Çakmaklı Köyü sınırları içerisinde yapılması planlanan, ithal kömüre dayalı 800 Megawatt gücündeki termik santral projesi 5 Mayıs 2010 tarihinde Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan ÇED olumlu raporu aldı.

ÇED olumlu raporuna karşı iptal davası açma süresinin son günü olan 5 Temmuz'da İzmir İdari Mahkemeleri'nde dava üstüne dava açıldı. Avukat Enis Dinçeroğlu, Aliağa'da Termik Santral yapılmasına karşı çıkan İzmir Barosu, Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Karşıyaka Belediyesi adına ayrı ayrı açtığı davalarla yürütmenin durdurulmasını ve raporun iptalini istedi. Ayrıca, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Şehir Plancıları Odası ve Çevre Mühendisleri Odası'na da ihbar edilmesi istendi.

EPDK'YE ELEŞTİRİ


Üç davanın da ortak gerekçeleri arasında, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun görevi yenilenebilir enerji kaynaklarının özendirilmesi yönünde tedbirler almak olduğu halde, ithal kömüre dayalı termik santral başvurularına lisans verilmesinin bu görevle çeliştiğine dikkat çekildi. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Karşıyaka Belediyesi, çevre kirliliğini önlemenin görevleri arasında yer aldığını, Termik Santralin Aliağa ve çevresindeki yerleşimler olmak üzere İzmir ve Karşıyaka'yı da olumsuz etkileyeceğini, hava kirliliğine neden olacağını dava dilekçelerinde belirtti.

ÖLÜ YATIRIM


Açılan üç davada da Türkiye dahil 75 ülkenin imzaladığı Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı'nın (IRENA) tüzükte, petrol ve nükleer enerji döneminin kapatılmasına ve yenilenebilir enerji türleri olan rüzgar ve güneş enerjisine geçilmesine karar verildiğine dikkat çekildi. Türkiye'nin birkaç yıl sonra ölü yatırım haline gelebilecek olan bu termik santralleri inşa etmesi hem stratejik açıdan, hem de çevresel açıdan büyük bir hata olacağı öne sürüldü.

KYOTO'YA AYKIRI


TBMM'nin Kyoto Protokolü'ne katılmasının uygun bulunduğuna ilişkin Kanun Tasarısı'nı 5 Şubat 2009 tarihinde kabul edildiğini belirten davacılar, Kyoto Protokolüyle birlikte Türkiye'nin karbon gazları salınımını sınırlamak konusunda uluslararası yükümlülük altına gireceğine işaret etti. Bu durumun sonucunda belki de termik santrallerin kapatmak zorunda kalınacağını vurgulandı.

FOKLARA ZARARLI

ÇED kapsamında saha çalışmasında nesli tehlike altında olan veya endemik türe rastlanmadığı, inşaat öncesi bitki ve hayvan varlığı çalışması yapılacağı, tedbirler alınacağının bildirildiğine dikkat çeken Baro, Karşıyaka Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği, ancak proje etki alanı içerisinde yer alan Akdeniz Foku'ndan ve korunması için alınacak önlemlerden bahsedilmemesine tepki gösterdi. Dava dilekçesinde fokların barındığı mağara, kovuk, sessiz ve tenha kayalık sahillerin bozulmasından doğrudan etkileneceğine dikkat çekilerek şöyle denildi:

"Bir dünya mirası olan Akdeniz fokunun korunmasında Türkiye önemli bir ülke konumundadır. Türkiye'de yapılan çeşitli bilimsel çalışmalarda bireysel tanımlama yolu ile 31-44 arasında Akdeniz foku bireyi tanımlanmış olup, kıyılarımızda 100 civarında fok yaşadığı tahmin edilmektedir ki dünyadaki Akdeniz fok popülasyonunun yaklaşık 600 olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu sayı önemli bir yer tutmaktadır."

Açılan davalarda, Termik santralin etki alanında çok sayıda doğal sit alanlı olduğu,MD+BO MD-BOgMD-BOünde 5 bin ton civarında kömür yakacak bir termik santralden bu doğal sit alanlarının olumsuz yönde etkileneceği bildirildi.

'ATIĞI AZ İTHAL KÖMÜR KULLANILACAK'


ENKA'nın Çakmaklı Köyü'ne kurmayı planladığı 800 megawatt gücündeki termik santralin, AB'nin yaz aylarında uygulamaya koyacağı emisyon normlarında yapılacağı belirtildi. Santralde Kolombiya, Endonezya, Güney Afrika ve Rusya'dan getirtilecek olan 6 bin 500 kcal enerji veren, emisyonu ve atığı son derece az kömür kullanılacağı kaydedilirken, bu kömürün, 150 bin tonluk dev gemilerle taşınacağı için, sahile boyları 400 metre'yi bulan gemilerin yanaşabileceği bir de liman inşa edileceği bildirildi.

Utku BOLULU - İZMİR / DHA   06 Temmuz 2010 Salı